Arif Hikmet Koyunoğlu Fotoğraf Koleksiyonu: Maceraperest Bir Mimarın Fotoğrafhanesi

Ekim 1, 2025

İstanbul Araştırmaları Enstitüsü arşivine kazandırılan Suna ve İnan Kıraç Vakfı Arif Hikmet Koyunoğlu Fotoğraf Koleksiyonu, bir mimarın yaşamına ve ilgi alanlarına açılan zengin bir görsel kaynak niteliği taşıyor. Başlangıçta 391 cam negatif, 58 negatif, 14 fotoğraf ve 1 dia pozitiften oluşan koleksiyon, toplamda 464 arşiv malzemesiyle Koyunoğlu’nun yalnızca mimarlık üretimini değil, askerlik yıllarından seyahatlerine, gündelik hayatından mesleki gözlemlerine kadar pek çok ayrıntıyı belgeleyen bir fotoğraf dünyası sunuyor.

Arif Hikmet Koyunoğlu’nun otoportresi, Ankara, erken 1920’ler. Suna ve İnan Kıraç Vakfı (SVIKV) Arif Hikmet Koyunoğlu Fotoğraf Koleksiyonu, AHK_000193

1893’te İstanbul’da köklü bir Osmanlı ailesinde dünyaya gelen Arif Hikmet Koyunoğlu’nun dedesi Abdullah Refet Bey yenilikçi bir âlim, hatip ve şair, babası Gebze Kadısı İsmet Bey, annesi ise saray terbiyesi almış Fatma Virditer Hanım’dı. Çocukluk yıllarında resme ve fotoğrafa merak saldı; Beyazıt’ta bir kırtasiyeci vitrininde gördüğü siyah kutu onun ilk fotoğraf makinesi oldu. Osman Hamdi Bey aracılığıyla tanıdığı Hoca Ali Rıza’dan özel resim dersleri aldı, ardından Sanâyi-i Nefîse Mektebi’nin mimarlık bölümünü birincilikle kazandı. Eğitimini sürdürürken Phebus Fotoğrafhanesi’nde çıraklık yaptı, Giulio Mongeri’nin asistanlığını üstlendi, Anadolu şehirlerini gezerek mimari eserlerin rölövelerini ve fotoğraflarını kaydetti. Balkan Savaşı’na gönüllü katıldı; cephede ağır tecrübeler yaşasa da fotoğraf makinesini yanından ayırmadı. I. Dünya Savaşı’nda Kafkas Cephesi’ne gittiğinde de aynı şekilde cam negatiflerle Anadolu’nun mimari mirasını belgeledi. 1919’da Erzurum’da Mübeccel Hanım’la evlendi, işgal yıllarında ailesiyle İstanbul’a döndü. 1920’de Bâbıâli Caddesi’nde açtığı “Yeraltı Fotoğrafhanesi” dönemin en yenilikçi stüdyolarından birine dönüştü. Aynı dönemde İleri gazetesi için foto muhabirliği yaptı. Fotoğrafhanesinde Millî Mücadele silahlarını saklaması ve düşman askerleriyle yaşadığı gerilimler ise hayatındaki en maceralı sayfalardan biri oldu.

Askerlik dönemi kayak eğlenceleri, Sarıkamış, Birinci Dünya Savaşı. SVIKV, Arif Hikmet Koyunoğlu Fotoğraf Koleksiyonu, AHK_000220

Cumhuriyet döneminin önemli mimarlarından olan Koyunoğlu, Ankara Etnografya Müzesi’nin mimarı olarak tanınsa da, koleksiyon onun çok yönlü kişiliğini ortaya koyuyor. Mimarlık bilgisini fotoğraf aracılığıyla kayda geçiren Koyunoğlu’nun karelerinde hem yapılar, hem manzaralar, hem de dönemin gündelik yaşamına dair sahneler yer alıyor.

İstanbul At Meydanı yönünden Sultan Ahmed Camii. SVIKV, Arif Hikmet Koyunoğlu Fotoğraf Koleksiyonu, AHK_000412

Bu malzemelerden hareketle hazırlanan “Maceraperest Bir Mimarın Fotoğrafhanesi,” koleksiyonun sunduğu hikâyelerden bir seçkiye işaret ediyor. Sergi, ziyaretçilerini Koyunoğlu’nun objektifinden yansıyan yolculuklara ve keşiflere davet ediyor. Sergi sayfasına gitmek için tıklayınız.

Koleksiyon, yalnızca Koyunoğlu’nun kişisel ilgi alanlarını belgelemekle kalmıyor; aynı zamanda araştırmacılar için pek çok kapı aralıyor. Fotoğraf karelerinde yer alan mimari ayrıntılar, kent manzaraları, askerlik ve seyahat sahneleri; erken cumhuriyet dönemi kültürü, toplumsal hayatı ve mekânsal tarihine dair yeni okumalar için zengin bir malzeme sunuyor. Bu yönüyle koleksiyon, hem mimarlık ve şehircilik tarihi hem de görsel kültür ve toplumsal hafıza çalışmaları için önemli bir kaynak olma potansiyeli taşıyor.

Koleksiyonun macerası da serginin açılışı ile sona ermedi. Açılışın ardından 92 cam, 62 asetat ve 156 fotoğraftan oluşan yeni bir grup arşiv malzemesi Enstitü’ye kazandırıldı. Böylece koleksiyonun toplamı 483 cam negatif, 62 asetat, 172 fotoğraf ve 1 dia pozitif olmak üzere 718 arşiv malzemesine ulaştı. Bu yeni malzemeler yakın zamanda araştırmacılara sunulacak.

Koleksiyona çevrimiçi erişim sağlamak mümkün: Arif Hikmet Koyunoğlu Koleksiyonu’nu keşfedin.